25 Kasım 2009 Çarşamba

The Crow



İzleyip izleyip bıkmadığım bi film...çatıdaki solona hastayım Draven.

Diğer bir yandan Brandon Lee, efsaneleştin bu filmle. Bilmiyorum, bazıları bilerek yaptılar film izlensin diye, diyorlar bence saçmalık. Film zaten güzel, talihsiz kaza daha özel yaptı onu. Allah rahmet eylesin...

(rest in peace Brandon Lee)

24 Kasım 2009 Salı

şuan...


şuan canım yemeklerle dolu bir masaya oturmak istiyor... öğrenciyim ben :( yemek verin bana! :(

Mükemmel ikilim



Limon ve tuz! Harika ikili :). Küçük şeylerle mutlu olmak vardır ya, işte bu iki basit şey birleşince ben mutlu oluyorum :)... böyle küçük zevklere ve damak tadına düşkünlere selam olsun!

Yalancılar...

Anlamıyorum. Sadece bir müzik türüne/ gruba/ şarkıcıya saplanıp kalmayı ya da kedini dışarıya öyle ifşa etmeyi. Böyle söyleyen biri varsa etrafınızda bilin ki yalan söylüyordur. İnsan kulağa hoş geleni dinlemeli. Ha evet, belli bir türe de yatkınlığı olmalı. İşte o müzik zevkidir. Ben mi? Eskiden saplantılıydım, eleştirim bu yüzden. Artık kulağıma hoş geleni dinler oldum. Ağırlıklı olarak kesinlikle rock ve elektronik müzik diyorum!.

Öğrenci olmak


Eğer evdeyseniz öğrenci olmak hem güzel hem kötüdür. Çok basit bi tanım oldu ama öyle. "Zordur" değil "kötüdür" yani. Bulaşıklar birikir, ev alır başını gider... Artık rahatsız olmaya başlayan bünyenin tek isteği temiz ve huzurlu bir evdir. Kurban bayramında baba evine döneceklere selam ederim, anne yemeklerini depolama vakti!

Sorumsuz insanlar lafım size!



Anlamıyorum sizi, gerçekten. Var mı aranızda neden böyle davrandığını açıklayacak? Hayır, sadece kendinizi bağlasa o sorumsuz davranışınızın sonuçları neyse. Ama ucu başkasına dokunuyorsa, lütfen kendinize bir çeki düzen verin artık.

Mağdure.